İzmir’de toplu ulaşımın ana omurgası olan İzban’da, 10 Aralık’tan bu yana süren grev kentte yaşamı felç etti.
Ancak grevin etkileri İzmir’le sınırlı kalmadı. Grev pek çok yönüyle Türkiye gündemine oturdu.
Rail Turkey sayfalarında sıkça yer bulan İzban’ı, Türkiye’nin en etkili banliyö sistemi haline getiren yönetim ve çalışanlar arasındaki bu krize sayfalarımızda yer vermek istedik.
İşte 10 soruda İzban grevi:
İzban yönetimi ne öneriyor?
Toplu iş sözleşmesi görüşmelerine çıplak ücretlere %12-14 zam önererek başlayan İzban yönetimi, grev öncesinde %22 teklif etmişti. Son olarak birkaç gün önce greve hemen son verilmesi şartıyla ortalama %26’lık zam önerdi. Ancak bu teklif artık geçerli değil.
İşçiler ne istiyor?
İzban işçilerinin talebi %28. Taleplerinin detaylarını sendika sayfalarında bulamadık (incelemek isterseniz Demiryol-İş ve İzmir şubesi), ancak anlaşıldığı kadarıyla herkese uygulanacak standart bir zam oranının yanı sıra, düşük maaşların ve yan hakların düzeltilmesini sağlayacak bir dizi düzenleme de isteniyor. İzban yönetimi ve Kocaoğlu’nun %65’e varan artışların talep edildiğinden kastı da bunlar olabilir.
İşçilerle görüşmeleri kim yürütüyor?
İzban, TCDD ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yarı yarıya ortaklıkla kurduğu bir şirket. Görüşmeleri İzban yönetimi yürütüyor. Kocaoğlu belediye olarak bu kez çok aktif rol oynamayacaklarını belirtti. Ancak verilen zammın da “kıymetinin bilinmesinin gerektiğini” söyledi.
Neden İzban greve gidiyor da diğerleri gitmiyor?
Bir İzban işçisi bu soruya şöyle bir cevap vermiş: “%100 zam da yapsalar ben Marmaray işçisi kadar maaş almayacağım.” Bizzat kendisinden dinlemek isterseniz videosu var:
Daha ayrıntılı bir karşılaştırmayı da Demiryol-İş İzmir Şube Başkanı yapmış: “İZBAN’da çalışan teknisyen işverenin teklif ettiği yüzde 22’yi kabul ederse her şey dahil edilmiş vaziyette net maaşı 2 bin 714 TL. İstanbul ulaşımda bu 3 bin 650 TL, Bursa BURULAŞ’ta 3 bin 829 TL. TCDD’de çalışan teknikerin aldığı net maaş ise 4 bin 143 TL.”
Neden “bu işin içinde bir iş var” deniyor?
Mahalli seçimlerin yaklaştığı şu dönemde, İzmir’de Büyükşehir Belediyesi’nin, dolayısıyla CHP’nin bu grevden zarar göreceğini düşünen, sendikanın asıl amacının bu olduğunu iddia edenler var. Kocaoğlu bu konuda şunu söylüyor: “Sendika tüm tarihi boyunca üç kere greve gitmiş, ikisi İzban’da.”
Sendika işçilere rağmen mi grev yapıyor?
Hayır, işveren teklifinin ardından grev oylaması yapıldı ve çalışanların çok büyük bir kısmı “grev” dedi (grev diyenler 320, teklifi kabul edenler 6 kişi).
İzban işçileri CHP’li belediyeler için benimsenen asgari ücreti alıyor mu?
Kılıçdaroğlu CHP’li tüm belediyelerde 1 Ocak 2019’dan itibaren asgari ücretin net 2200 TL olarak uygulanacağını açıklamıştı.
Kocaoğlu’nun bu konuya ilişkin açıklaması şöyle: “Toplu sözleşme yapmadan şu anda İZBAN’da ortalama ücret 2 bin 273 liradır, 264 lira yol parası hariç. Zamla beraber bunu yüzde 22 ile çarparsanız rakam ortada.” Ancak altını çizmek lazım, yukarıdaki rakamlar “asgari” değil “ortalama” ücretler.
Sendika tarafından yayınlanan en yüksek ve en düşük ücret gruplarının zam öncesi maaşları şöyle:
Makinistlerden 2010 yılında işe başlayanlar, sosyal haklar dahil 2 bin 199 TL, 2017 yılında işe başlayanlar 1800 TL net ücret alıyor. Muhasebecilerden 2010 yılında işe başlayanlar, 1848 TL, 2017 yılında işe başlayanlar ise 1728 TL net maaş alıyor.
%22 zam ile yeni başlayan makinist ücreti 2200’i ancak yakalıyor, muhasebeciler için ise altında kalıyor.
Neden bu kadar farklı rakam ortalıkta dolaşıyor?
Yapılan açıklamalarda ortalama ücret/min ücret, 2010 yılında işe giren/yeni işe giren, evli/bekar, çocuklu/çocuksuz vb ifadeler sonucu farklı rakamlar çıkıyor. İzban işçileri ilgi çekici bir adım attı ve bazı bordrolarını afiş haline getirerek herkesin görebileceği bir şekilde astı.
İzban seferleri grevden sonra seyrek de olsa devam etti, herkes grevde değil mi?
Sayıları az da olsa grevde olmayan personel var. Grev başladığında seyrek de olsa (24 dakikada bir) seferlerin yapılacağı duyuruldu. Ancak belirtilen düzende yapılamadığına dair şikayetler oldu.
Bu seferlerin sürücü eğitmenleri tarafından yapıldığı, bunların da İzban’da değil, taşeron firma personeli olduğu, pek çok personel görev yapmadığından seferlerin güvenli olmadığı iddia edildi. Ve mahkeme, sendikanın başvurusunu kabul ederek seferleri durdurdu.
Kapak fotoğrafı: Onur Uysal ©
Kategoriler:Kentiçi Ulaşım